NASA’nın Kızıl Gezegen üzerindeki gözlemleri, bilim dünyasında yeniden yankı buldu. Son günlerde Perseverance Rover tarafından gönderilen yüksek çözünürlüklü görsellerde, yüzey yapısıyla uyumlu olmayan ve “orada olmaması gereken” kaya benzeri bir yapı daha tespit edildi. Bu tür keşifler, Mars’ın jeolojik geçmişine ve hatta olası yaşam izlerine dair beklentileri tekrar gündeme getiriyor.
NASA’nın Jet Propulsion Laboratory (JPL) ekibinin yürüttüğü analizler sonucu ortaya çıkan bu garip kaya yapısı, çevresindeki doğal oluşumlarla hem renk hem de kompozisyon açısından ciddi farklılıklar gösteriyor. Bilim insanları, bu yapının yüzeyin alt katmanlarından bir etkiyle fırlamış olabileceği ya da çok daha eski bir döneme ait olduğu ihtimallerini değerlendiriyor.
Bu tür yapılar ilk kez görülmüyor. Daha önce de Mars yüzeyinde benzer “anomali” olarak tanımlanan kayalara rastlanmıştı. Ancak son keşif, bulunduğu bölgenin jeolojik haritasıyla olan uyumsuzluğu nedeniyle daha büyük ilgi çekiyor.
Bilimsel olarak “orada olmaması gereken kaya” tanımı, bir yapının çevresindeki diğer oluşumlarla doğal süreçlerle orada oluşamayacağını gösterdiği durumlar için kullanılır. Bu kayaların özellikleri arasında şunlar yer alır:
Farklı mineral bileşimi
Erozyon veya rüzgar izleri taşımaması
Yüzeyin genel yapısıyla renk ve yoğunluk farklılıkları
Yabancı gök cisimlerinden taşınmış olma ihtimali (örneğin meteorit)
Yeni keşfedilen kaya, yukarıdaki kriterlerin birkaçını taşıyor gibi görünüyor. Bilim insanları, bunun Mars’a düşen bir meteoritin parçası olabileceği ya da volkanik bir patlama sonucu yüzeye fırlamış eski bir kaya formasyonu olabileceği görüşünde birleşiyor.
Mars’a 2021 yılında iniş yapan Perseverance, o tarihten bu yana sayısız görüntü ve veri ile araştırmalara ışık tutmaya devam ediyor. Aracın üzerindeki gelişmiş sensörler ve kameralı sistemler sayesinde, Mars yüzeyi çok daha detaylı bir şekilde analiz edilebiliyor.
Bu son keşif de, Mastcam-Z isimli yüksek çözünürlüklü kamera sistemi sayesinde yapıldı. Bilim insanları görüntüler üzerinde spektroskopik analizler gerçekleştirerek, kayanın yapısal özelliklerini anlamaya çalışıyor.
Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde görevli astrobiyolog Dr. Liana Roberts, bu keşfin Mars araştırmaları açısından büyük önem taşıdığını belirtiyor:
“Bu tarz oluşumlar, Mars’ın geçmişte geçirdiği süreçlere dair bize ipuçları sunabilir. Eğer bu kaya gerçekten yüzeyin altında başka bir yerden geldiyse, orada daha önce bilinmeyen bir jeolojik aktiviteye dair kanıt olabilir.”
Dr. Roberts, kayanın yapay bir müdahale sonucu oluşmuş olabileceği yönündeki spekülasyonları ise bilim dışı buluyor. Ancak, keşfin çok dikkatli incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
Yeni kaya keşfi, sosyal medyada hızla yayılarak birçok komplo teorisinin de fitilini ateşledi. Özellikle Reddit ve X (eski adıyla Twitter) gibi platformlarda, kayanın yapay olduğu ya da uzaylılara ait bir kalıntı olabileceği iddiaları konuşulmaya başlandı. Ancak bilim insanları, bu tür iddiaların bilimsel verilerle desteklenmediğini ve dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.
NASA ve Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA), Mars yüzeyinden örnekler getirerek daha detaylı laboratuvar analizleri yapmayı planladığı Mars Sample Return görevleri, bu tür keşiflerin önemini daha da artırıyor. Eğer bu kaya yapısından alınacak örnekler dünyaya getirilirse, çok daha detaylı bir inceleme yapılabilecek.
Bunun yanı sıra, önümüzdeki yıllarda Mars’a gönderilecek yeni görevler ve robotik araçlar sayesinde benzer anomalilerin daha sık tespit edilmesi bekleniyor.